
Reviews

burası türkiye'nin en derin magazin çukuru şokopop! kavga, polemik, basitlik, skandal... bu kitabın bende yaptığı çağrışım tam olarak bu. buydu, bir yere kadar. dolayısıyla bir derinlik beklemeden, öylesine okuyor ve eğleniyordum. ancak gelin görün ki bir noktada istediği anlamı çıkarmak için alıntılarını ve anektodlarını eğip bükmeye başladı. joyce ve proust arasında bi diyalog yazmak filan bunlar nedir ama ya. türkçede tam bir karşılığı olmadığını düşündüğüm için direkt olduğu gibi yazacağım: cringefest. olmamış, yüzeysellikten başka bir şey bu yani. bir yerine iki yıldızı alabilmesini ise sonlara doğru woolf'la ilgili paylaştığı şeylere borçlu. ameliyatlı yerime geldi adeta.

Çok tatlı kitap, baya tatlı yani. Alain de Botton çok neşeli ve esprili bir “Marcel Proust Kullanım Kılavuzu” yazmış resmen. Kayıp Zamanın İzinde’yi okumadan da okunabilir ön hazırlık gibi ama ben okuduktan sonra bunu okuduğum için ayrıca keyif aldım, eski bir arkadaşla buluşmak gibi bir şey oldu. Sadece Proust değil, kitap okumanın insana ne yapacağına dair de bir sürü şey var içinde. Hem biyografi, hem eleştiri, hem rehber gibi, çok özgün bir kitap olmuş. Sevdim, arz ederim.
