Sıfır Atık: Tüketim Kültürü ve Gıda İsrafı
Geçen hafta pişirdiğiniz brokolinin kalanı hâlâ dolapta mı duruyor? Bu hafta yaptığınız mutfak alışverişinden kalan, bozulmaya yüz tutmuş meyve ve sebzeler dolabı her açtığınızda üzgün üzgün size mi bakıyor? Yalnız değilsiniz. Yemek yaparken atık üretmeme konusunda ne kadar hassas davranırsak davranalım, çoğu zaman bunu başaramıyoruz. Marketteki ürünler belli porsiyonlarda paketlendiği için, pişireceğimiz yemeğin gerektirdiğinden daha fazla ürünle eve dönmek zorunda kalabiliyoruz. Ayrıca yemeğin ev halkı tarafından beğenilmesi ve sağlıklı olması arasında da bir denge kurmaya çalışıyoruz. Bu sürecin sonunda yenebilir durumdaki gıdaların toprakta, üreticide başlayan yolculuğu çöp kutumuzda son buluyor. David Evans pek çoğumuzun ortak problemi haline gelen atık meselesini merkeze koyduğu araştırmasının sonuçlarını, çeşitli antropolog ve sosyologların teorileriyle harmanladığı bu kitap aracılığıyla okuyucuya sunuyor. Ayrıca Evans gıdayı gıda olmaktan çıkaran, onu “atmaya hazır” hale getiren sebepleri araştırarak, onları tekrar yenebilir hale getirme ihtimalini inceliyor. “Sıfır Atık: Tüketim Kültürü ve Gıda İsrafı” kitabı kapalı kapıları aralıyor, insanların evine ve hayatına müdahil olarak gıdanın fazlalık ve atık olma rotasını eleştirel bir bakışla ortaya koyuyor. Eğer siz de daha az atık oluşturmayı amaçlıyor ama nereden ve nasıl başlayacağınızı bilmiyorsanız, bu kitap tam size göre.