Hüznün En Güzeli

Hüznün En Güzeli

Îmân ve takvâ derinleştikçe, Allah’a ve O’na nispet edilen hemen her şeye karşı edep ve tazim artar ve letâfet, nezâket ve nezâhet kazanır. Kullanılan her bir kelime büyük bir titizlikle seçilir. Geçmiş âlim ve âriflerimizin yazdıkları eserlerde, Fahr-i Kâinât –aleyhi ekmelü’t-tehiyyât- Efendimiz hakkında kurdukları cümlelerin güzelliği karşısında hayran olmamak elde değildir. Hepsi de muhabbet ve tazim tüten gül kokulu cümleler kurmuşlardır. Okuyanın rûhunu okşayan, gönlüne muhabbet aşılayan, yüreğine tazim ve hürmet duyguları yükleyen müstesnâ ifâdeler terennüm etmişlerdir. Zaten bir gönül, îmân, İslâm ve ihsânla müzeyyen olmuş ise o gönülden beslenen cümleler, başka türlü de olamaz. Meramımızı anlatırken hangi kelimeyi seçtiğimiz, onu nasıl kullandığımız, hangi edeb ve uslûbu gözeterek ifâde ettiğimiz son derece önemlidir. Rabbimiz bu hususa işâretle buyurur ki: “Kullarıma söyle ki: en güzel olan kelimeyi söylesinler…”(İsrâ Sûresi, 53)
Sign up to use