Uykusuzluk
Reviews

Henry Miller’ın henüz okumadığım ama namını çok duyduğum erotizm dozu yüksek diğer eserlerine kıyasla oldukça sakin bir kitap bu. Küçücük olmasına rağmen okurken büyük bir zihinle karşı karşıya olduğunu hissediyor insan. Miller, aşık olduğu bir Japon kadını anlatıyor gibi ama aslında daha çok kendini, kendi aşık olma biçimini, saplantısını, tutkuyla ilişkisini anlatıyor ki bence hepimizin hayatımızın belirli dönemlerinde düştüğü dehlizler bunlar. Zaman zaman bilinç akışının serbestliği yorsa da, ilginç bir okuma deneyimiydi diyebilirim. “Aşka inanabilsen, onun gereklerini yerine getirebilsen mükemmel olur. Yalnızca bir ahmak, katıksız bir aptal becerebilir bunu. Bir tek o özgürdür derinlere inmeye ve göklerde fink atmaya. Masumiyeti korumaya alır onu. Kendisi korunma isteğinde bulunmaz.”