Reviews

Kadınlar ve gölge bölümü tüylerimi diken diken etse de gölge ve ışığın, doğu ve batı kültürlerinde yerinin karşılaştırılarak anlatımı yazarın üslubuyla birleşince elimden bırakamadım.

Tanizaki nin estetik algısı hakkında ve japon kültürü üzerine kısacık bir kitap. Kurgu dışı sevmeyen bana bile okuttu kendini :)

“Bana göre biz Doğulular, içinde bulunduğumuz şartlardan hoşnut olmayı amaçlayıp elimizdekilerle mutlu olduğumuz için karanlıktan şikayet etmek yerine bunun bir çaresi olmadığını kabullenip ışık azsa azdır der, karanlık üzerinde düşüncelere gömülür ve karanlığın içindeki doğal güzelliği keşfederiz. Ancak yenilikçi Batılı yetinmeyip elindekini iyileştirmekte kararlıdır her zaman. Mumdan gaz lambasına, gaz lambasından elektrik ışığına daha aydınlık bir ışık arayışı asla bitmiyor, en önemsiz gölgeyi bile yok etmek adına hiçbir zahmetten kaçınmıyor.” Tanizaki, Doğu ile Batı arasındaki nüanslara değinerek atalarının karanlıklarda yaşama zorunluğunu gölgeyi keşfederek güzelleştirmesini ve bunun Doğu’nun güzellik ve estetik anlayışındaki etkisini anlatıyor. Gölgelerin ve alacakaranlığın getirdiği ince, loş ışığın zarif parıltısında, geçmiş dünyanın mükemmel olmayan koşullarının güzelleşmesine dair bir övgü bir bakıma. Tabii kitabın yazım tarihinin 1933 olduğunu atlamamak gerekiyor. Zira kitabın yazılmasından yaklaşık 70 yıl sonrasında Tanizaki’nin topraklarını ziyaret ettiğimde kitapta anlatılan hassasiyeti ve gölgenin dansını ancak tapınaklar ve geleneksel alanlarda görebildim. Zira artık ışık ve renkler Japonya’nın vazgeçilmezlerinden.

