Beyaz Kale

Beyaz Kale

Deep cut – we couldn't find a description for this book.

Sign up to use

Reviews

Photo of suspiria
suspiria@lunarsea
4 stars
Nov 16, 2022

beyaz kale zihinde büyüyen bir kitap. düşündükçe ucundan tutacak bir ip buluyorsunuz. aslında bu reviewu çok daha sonra yazmam gerekirdi, sadece zihnimde yaşadığım soruları ve fikirleri kaybetmek istemedim.

kitap çok köşeli, on bir bölümün ilk bölümlerinde sanki yoğun bir kimlik problemi üzerinde durulmuş. bunu dostoyevski'nin öteki'de, robert louis stevenson'ın dr jekyll ve mr hyde'da yaptığına benzer bir şekilde yapıyor ama bu kitapta ikiz kişilerin arasında gerçekten kişisel olarak bir ayrım yapamıyorsunuz. sadece değişik yaşamları var. ama iki insanı ayıran şey yaşadıkları mı sadece? işlediği en büyük günahlar ve içinde sakladığı sırlar mıdır? niye benim ben? hangi elementlerden oluşuyorum ve beni onca insandan ayıran şey ne?

hoca ve italyan ikizi arasında da böyle bir ayrım var mıydı? bilmiyoruz. yaşamlarının keşistiği noktada birbirlerine bildikleri her şeyi öğretiyorlar. belki birbirlerinin tüm yaşamlarını birbirlerine anlatıyorlar ama biri diğeri gibi olabiliyor mu? olamıyor, bunun sebebi içinde doğduğumuz yaşam mı çevre mi emin değilim.

ayrıca hoca ve italyan arasındaki farklardan birisi ara sıra içsel benlik gibi ön plana çıkıyor olmaları. bazen hoca'nın bazen ise italyan'ın ön planda olması. sanki ikisi de benliğin birer parçasıymış gibiler. dediğim gibi, doğu batı veya hristiyan müslüman gibi banal ayrımlar yapmayacaksak ikisini de kesin olarak tanımıyoruz.

kitabın son bölümünde ise işlenen konu daha çok yazarlık, hikayecilik gibi duruyor. çünkü kitap boyunca kitap italyan olanın ağzından yazılmıştı, ama son bölümde sanki tüm kitabı yazan hocaydı. italyan tüm hayatını hoca'ya anlatmıştı, hoca da belki bunları kafasında derledi ve topladı. zaten yazarlık bu değil mi? kendimiz dışında gözlemlediğimiz, duyduğumuz insanları analiz etmek, tek karşılaştırma ögesi olan kendimizle karşılaştırmak ve bunu yazı formuna dökmek. yazarlar belki bazen asla yaşamadıkları ve yaşamayacakları şeyleri yazarlar. hayatı sıkıcılıktan kurtaran ve ilginç yapan aslında budur, sanatın bu formudur. olmadığın bir şeyi olmuşsun gibi davranmak, bunun ihtimali ile bir hayat yaşamak. belki de orhan pamuk bunun paradoksunu anlatmak istemiştir, kim bilir.


Photo of Özgür Özer
Özgür Özer@zgrzr
5 stars
Jan 12, 2024
Photo of hypatia
hypatia@mysteryoftae
4 stars
Jan 8, 2024